Ağlama Duvarına Faks


Kutsal topraklar üzerinde İsrail ve Ürdün'ü kapsayan seyahatimiz Tel Aviv'de basladığında, dinsel, kültürel, siyası hareketliliğin yoğun olarak hissedildiği, zamanın farklı bir şekilde yaşandığı bir coğrafyada olduğumuzu hissetmeye başlamıştık bile.

 

Hem geçmişiyle hem bugünüyle tüm dikkatleri üzerinde toplayan bu bölgede, 1948 yılından beri varolan İsrail, göreceli olarak öyle küçük bir toprak parçası üzerinde bulunduğundan, kısa süre içinde meraklı bir gözlemci onun tarihi yoğunluğunu, güncel çelişkilerini hissedebiliyor. İnsanlarının çatışmaktan çok çalışmayı düşündüğü endüstri kenti Hayfa, etrafındaki her karış toprakta Hz. İsa'nın izi olan Tiberias gölü ve Tel Aviv İsrail'in ilginç yerleri...

Ünlü Golan tepelerinde 1820 yıllarında, zorunlu askerlik hizmetini yerine getiren, askerlıği bir gereklilik, bir yaşam biçimi olarak algılayan ikircikli gençlerle karşılaştık. Bugün stratejik önemi çok büyük, bölgenin sınırlı su kaynaklarından, uğruna pek çok şeyin göze alınabileceğı Ürdün nehri ise Vaftizcı Yahya'nın, Hz. İsa'yı vaftiz ettıği yer. Buranın toprakları hep geçmişin ve bugünün iç içe geçtigi yerler. Seyahatimizin en ilginç yanlarından biri de hem İsrail'den hem Ürdün'den tarihe, bugüne bakabilmek. Ürdün Nehri'nın doğudan ve batıdan aynı şekilde görülmedığını sezebiliyoruz.

Gezimizın son duragını oluşturan Kudüs'e ulastığımızda ise ilk andan itibaren farklı bir havayı solumaya başlıyoruz. İsrail'in geneline oranla daha dindar olan Museviler'in yoğun olarak yaşadığı Kudüs'e gelışimiz bir cuma akşamına rastlamıştı. Otelimizin tüm yemek salonları durmaksızın ilahiler söyleyerek toplu halde yemek yiyen, Şabat yasaklarının başladığı cuma akşamını evi yerine otelde geçirmeyi tercih eden dindar Yahudilerle doluydu.

Tamamını Eski Kudüs kentinin gezilmesine ayırdığımız günün sabahında Zeytin Dağı'na ulaştığımızda görkemli bir manzara ile karşılaşıyoruz. Bir avuç içine sığacak kadar küçük tepenin yüzmilyonlarca Yahudi, Hıristiyan ve Müslüman'ı birleştiren ve aynı zamanda onları birleşmeyecek kadar ayıran olayların, inançların merkezi oldugunu düşünmenın insana ürperti ile karışık bir heyecan vermemesı mümkün değil. İlk mabed Kudüs'ün tarih sahnesine çıkması Davud peygamberin I.Ö. 10. yüzyıl civarında İbrani kabilelerinin yaşadıkları bölgenin ortasındaki bu şehri krallığına başkent yapması ile başlıyor.

Hz.İbrahim'in oğlu İshak'ı (Yahudi inancına göre) Tanrıya kurban etmeye giriştiği Moriah tepesine Hz Süleyman'ın ilk mabedi dikmesiyle önemi artıyor. I.Ö. 6. yüzyıl başında Babil hakimiyeti sırasında Yahudiler'in başkaldırması sırasında Babil'liler bu mabedi yıkıyorlar ve Yahudi toplumunun ileri gelenlerini Babilon'a sürüyorlar. İ.Ö.538'den itibaren başlayan Pers egemenliği altında onarılan mabed tüm Yahudiler'i birleştiren bir kutsal yer olarak varlığını sürdürüyor ve İ.Ö. 1. yüzyılda Kral Herod döneminde bugün ancak dış duvarının küçük bir kısmı ayakta kalan görkemli bir mabed 480m. uzunluğunda, 280m.genişliğinde bir alana inşa ediliyor. Roma egemenliğinde ise İ.S. 70. yılında Romalı general Titus bu mabedi yerle bir ediyor ve işte bu olaya Yahudiler yaklaşık yirmi yüzyıldır, bu mabedin ayakta kalan batı duvarı önünde ağlıyorlar. Ağlama duvarı sözü buradan geliyor.

Roma ve Bizans dönemlerinin ardından Müslüman Araplar 638 yılında Kudüs'ü alıyorlar. İşte bu dönemde Jerusalem'in adı Kudüs'e dönüşüyor. Yahudiler'in büyülü mabedinin yıkıntıları üzerine önce El Aksa Camii, kısa süre sonra da Kubbetüs Sahra inşa ediliyor. Daha sonraları Haçlı hakimiyeti, Memluk hakimiyeti ve Yavuz Sultan Selim'le beraber Osmanlı hakimiyeti kuruluyor.

 

Tarih boyunca Kudüs, uğrunda savaşılan şehir olma özelliğini sürdürüyor. Zeytin Dağı'ndan baktığımızda görüş alanımız içine giren karşıdaki tepe, bütün bu tarihi ve bu tarihe yayılan inançları barındırıyor. Tam karşıdakı Mariah tepesinde Hz. İbrahim oğlul İshak'ı kurban etmeye kalkmış, yine buradan Hz. İsa Kudüs'e son kez bakarak ağlamıştı. Hz. Muhammed yine aynı tepedeki kayanın üzerinden Mirac'a çıkmıştı.

Dünyanın dört bir yanından milyonlarca insan bu inançlarla, bu avuç içi kadar tepeye yöneliyor. Tek tanrılı dinler için kutsal olan bölgeyi adım adım gezmeye başladığımızda Hz. İbrahim'le, Hz. İsa'yla ve Hz. Muhammed'le aynı mekânları paylaşmış oluyoruz.  Ezan, ilahı ve çan seslerinin birbirine karıştığı bir ortamda Eski Kudüs içinde ilerliyoruz. Yürüyüşümüzün ilk durağı, Eski Kudüs'ün merkezinde, Müslümanlar'ın büyük bir kıskançlıkla sahip çıktığı aralarında El Aksa Camii, Kubbetüs Sahra gibi çok önemli anıtların da bulunduğu kutsal olan (Haram es Şerif) haftanın belirli günleri Müslüman olmayan ziyaretçilere kapalı olan bu alana Türkiye'den geldiğimiz için rahatlıkla girebiliyoruz.

Alanın tam ortasında bütün haşmetiyle Kudüs'ün en görkemli anıtı Kubbetüs Sahra altın kubbesi ile yükseliyor. Doğru olmayan bir adlandırmayla Ömer Cami olarak bilinen bu yapı 1960 yılında Ürdün Kralı Hüseyin'in sağladığı 1,5 milyon dolarla tamamen onarılmış. Kubbesi de 85 kilo ağırlığında 34 ayar altınla kaplanmış. Ayrıca bu anıt, Kanuni döneminden kalma Zeytin Dağı'ndaki mezarlara bakıyor ve dinsel inanca göre mahşer günü önce onlar dirilecek. Kudüs 'ün her yanında dini bir hava solunuyor.

CUMHURİYET DERGİ 


Makaleleri
Bir Kış Senfonisi - Rovaniemi, Lapland
Ağlama Duvarına Faks
Moğolistan
Kaşgar'da Bir Pazar Günü
Siena: Bir Ortaçağ Hazinesi
Suriye' deki Haçlı Kaleleri
Assisi
Hüznün ve Eğlencenin Kenti: BEYRUT
Doğu' daki Mavi Yolculuk
Hayvanseverlerin başkenti Assisi
Masal Şehir, San'a
Özbekistan: Semerkand' dan Taşkent' e yolculuk
Okyanus kıyısındaki ortaçağ masalı
Kıpır kıpır bir kent Napoli
Osmanlı' nın sünger deposuydu bugün Ege' nin gizli cenneti
Rönesansın Başkenti: Floransa
Paylaşılamayan Kent: Kudüs
Orta Asya'da Bir Kardeş Ülke: Özbekistan
Fransız Rönesansının Gözdeleri

Önerdiklerimiz

ÜRDÜN VE PETRA VADİSİ
YILDIZ SARAYI VE ÇEVRESİ
İSTANBUL’UN KONUŞAN TAŞLARI

İSTANBUL’UN KONUŞAN TAŞLARI

Sıra dışı bir şehir jeoloji aktivitesi
FENER - BALAT TURU
OECONOMICA: ENDÜLÜS TURU
SAHRANIN ÇAĞRISI: FAS
Kişiye Özel Geziler

Size Özel Turlar

Hayalinizdeki geziyi sayfamızda bulamadınız mı?

Hayallerinizdeki Geziyi, Hayallerinizin Ötesinde Yaşayın!

Nasıl bir program istediğinizi söyleyin, size hayallerinizdeki geziyi tasarlayalım, siz dünyayı nasıl görmek isterseniz öyle bir rotayla; herkes için değil sizin tercihleriniz, sizin hayalleriniz, sizin maceranız için

Gemi Gezileri
Makaleler
Fest Travel
Fest Travel Instagram
Fest Travel Youtube
Fest Travel Twitter
Fest Travel Facebook
Çalışma Saatleri
Pazartesi - Cuma : 08.30 - 18.00

Mesai saatleri dışında bize ulaşmak için [email protected] adresimize yazabilir ya da 0 850 622 33 78 no’lu telefonu arayabilirsiniz.
Barbaros Bulvarı, Barbaros Apt. No.74 K.7 D. 18-19 PK.34349 Balmumcu, Beşiktaş-İstanbul / Türkiye

Tel: 0 850 622 33 78
Faks: 0 212 216 10 30
E-Posta: [email protected]