Aydın Beylerinin Kule-Evleri


Evliya Çelebi'nin deyişiyle “Dağlarından yağ, ovalarından bal akan” efeler diyarı Aydın sancağı, Osmanlı âyanlarının ortaçağ Avrupası benzeri kule-evleriyle bizleri selamlıyor.

Aydın, Ege Bölgesi'nde Büyük Menderes Ovası boyunca doğu-batı doğrultusunda uzanan ve topraklarında sayısız tarihi ve doğal hazine barındıran müstesna bir köşesidir. Bir yanıyla sımsıcak Akdeniz'e, diğer yanıyla denizle ve yaylayla kucaklaşmaya çalışan sarp dağlara, bunların arasında da akarsuların “menderes” adı verilen tatlı kavisler çizerek kat ettikleri bitek ovalara ev sahipliği yapar bu kadim coğrafya...

Buradan yetişen Thales, Anaksimandros, Anaksimenes, Herakleitos gibi Sokrat-öncesi İyonyalı filozofların yapıtlarının, Antik Çağ'da insan evladının, dogmaların karanlığından bilimin ışığına ve özgür eleştirel düşünceye geçişi evresindeki başat rolü yadsınamaz. MÖ 7. ve 6. yüzyıllarda pozitif bilimlerin doğduğu Miletos, Priene, Ephesos gibi şehirler, bu coğrafyayı ışıltılı mücevherler gibi taçlandırır.

Rivayet odur ki, Kanuni Sultan Süleyman, 1522 yılında Rodos ve İstanköy adalarını almak için ordusuyla Koçarlı civarında konaklar. 250 kişilik bir Türk aşireti de o bölgede bulunmaktadır. Aşiret reisi Mehmet Bey seferde sultana katılacağını bildirir ve tam o sırada Mehmet Bey'in çadırında bir çocuk dünyaya gelir. Padişah bu haberin kendilerine uğur getireceğini ümit ederek çocuğun adını Cihan koyar ve ona Beşparmak Dağları'ndan başlamak üzere Menderes'e dek olan araziyi armağan eder. İşte Cihanoğulları'nın yöredeki varlığı bu renkli öyküyle başlar.

 

 

Bölgede 18. yüzyılda Osmanlı toprak rejiminin çözülmeye başlamasıyla, çoğu eşraftan olan âyanlar, miri toprakların önemli bir kısmını devletten devralarak buralarda büyük çiftlikler kurmuş ve bunları ticari amaçlı tarım işletmelerine dönüştürmüşlerdir. Silahlı adamlar da besleyen Cihanoğlu ve Arpazoğlu beyleri, gözetleme ve savunma işlevleriyle beraber içinde oturulabilen kule-evler ve kale duvarlarıyla çevrili âyan konakları inşa ettirerek, sultanın da onayıyla sancağı idari ve ekonomik anlamda ellerine geçirmişlerdir. Kule-evlere örnek olarak Koçarlı ilçesindeki Cihanoğlu Kulesi ve Nazilli'nin Arpaz köyündeki Arpaz Kulesi sayılabilir. En güzel kale, Koçarlı ilçesinin Cincin köyünde ziyaretçilerini ağırlamayı beklemektedir.

Ünlü “Annales” tarih ekolünün kurucusu Fernand Braudel, dağların Akdeniz'in hemen her yerinde güvenliksiz olduğunu saptayıp uygarlığın, kentler ve alçak ülkelerin yarattığı bir olgu olduğunu, dağların bir sığınak olduğunu belirtirken adeta Ege Adaları'ndan soyguna gelen Rum çetecilerinden Atçalı Kel Mehmet, Çakırcalı, Yörük Ali Efe gibi nice anlı şanlı eşkıyaya, birçok kanun kaçağının sığındığı Aydın sancağının dağlarını tasvir etmektedir.

Koçarlı'daki Cihanoğlu Kulesi, 1763-64 yıllarında, kendi kardeşlerinden ve eşkıyadan korunmak üzere Cihanoğlu İbrahim Ağa tarafından bir sığınak olarak yaptırılmış. İçinde daracık merdivenlerle ulaşılan odaları, şöminesi, hatta bir de hamamı olan kulenin mazgal deliklerinde silah seslerinin hâlâ yankılandığını tahayyül etmek işten bile değil...

Aynı âyan ailesinin Aydın merkezinde, Koçarlı'da ve Cincin Köyü'nde bâniliğini yaptıkları camilerin iç tezyinatında kullanılan barok karakterdeki kalem işleriyse payitaht İstanbul dışındaki en yetkin ve özgün örnekler olarak kabul ediliyor, sanat tarihçileri tarafından.

Nazilli'nin Arpaz Köyü'nde bulunan Arpaz Kulesi ve Konağı, Gedik Ahmet Paşa'nın sipahi beyleri olarak bu yöreye gönderdiği kumandanların soyundan gelen beyler tarafından 19. yüzyılda yaptırılmış. Kule, olağanüstü silueti ile yamaçtaki antik Harpasa kentinin surları önünde yükseliyor. Rodos'tan getirilen 50 ustanın eseri olan yapının kulenin bedenlerindeki balık ve gemi deseni, ustaların sıla özlemini dile getirdiği kadar, yörenin denizaşırı ticarette oynadığı önemli role de ışık tutmakta. Kule ile hemen arkasındaki 4 odalı ve geniş hayatlı çivit mavisi konak, bir zamanlar iner-kalkar bir köprü ile birbirine bağlıymış.

Ortaçağ Avrupası'nda benzerleri çokça bulunan bu kule-evler, Osmanlı'da neredeyse 600 yıl ertelenmiş feodal bir yönetim biçiminin canlı tanıkları olarak bizleri selamlıyor.

FEST Travel’ın Ege Bölgesi’ndeki kültürel ve tarihi hazineleri gezginlerle buluşturan gezilerini incelemek için: http://www.festtravel.com/yurtici-gezileri
Makaleleri
Aydın Beylerinin Kule-Evleri
Egzotik Endonezya

Kişiye Özel Geziler

Size Özel Turlar

Hayalinizdeki geziyi sayfamızda bulamadınız mı?

Hayallerinizdeki Geziyi, Hayallerinizin Ötesinde Yaşayın!

Nasıl bir program istediğinizi söyleyin, size hayallerinizdeki geziyi tasarlayalım, siz dünyayı nasıl görmek isterseniz öyle bir rotayla; herkes için değil sizin tercihleriniz, sizin hayalleriniz, sizin maceranız için

Gemi Gezileri
Makaleler
Fest Travel
Fest Travel Instagram
Fest Travel Youtube
Fest Travel Twitter
Fest Travel Facebook
Çalışma Saatleri
Pazartesi - Cuma : 08.30 - 18.00

Mesai saatleri dışında bize ulaşmak için [email protected] adresimize yazabilir ya da 0 850 622 33 78 no’lu telefonu arayabilirsiniz.
Barbaros Bulvarı, Barbaros Apt. No.74 K.7 D. 18-19 PK.34349 Balmumcu, Beşiktaş-İstanbul / Türkiye

Tel: 0 850 622 33 78
Faks: 0 212 216 10 30
E-Posta: [email protected]