
Deniz, güneş turizminin çok büyük gelir getirdiği sanılıyor. Aksine Türkiye’yi ucuz turizm ülkesi görüntüsüne taşıdı. Geçmişteki kadar zengin kültür gezgini artık gelmiyor. Bu turistler gezmeyi seven, çevreye duyarlı, harcamayı bilen, harcama potansiyeli olan kişiler. Şimdiki ucuz turist kültürle ilgilenmiyor ya da ucuz kültür turu arıyor. Dünyada insanlar ikiye ayrılır, Tac Mahal’i görenler ve görmeyenler, derler. "İnanılmaz Hindistan" sloganı bu ülkeye yılda 5 milyon kültür turisti çekiyor, bu gezginler diğerlerinden iki kat fazla kalıyor, beş kat fazla harcıyor. Türkiye de dünyada "Görülmesi gereken ilk ülke" haline getirilmeli. TÜRSAB’ın Kültür Turizmi Komitesi bu konuda çalışıyor. Dört sempozyum düzenledik. Acentalar ve tur operatörleriyle sürekli görüşüyoruz, Urfa ve çevresine düzenlenecek turları teşvik ediyoruz. Terör gerekçesiyle turlar iptal ediliyor. Oysa Irak’ın yanı başındaki Suriye turist kaynıyor. Demek ki gezginlerin dikkatini çekmenin yolu bulunmalı. Örneğin inanç turizmi, kültür turizminin yolunu açabilir. Yurtiçinde kültür değerlerine önem veren bir kitle yaratırsanız, yabancıları da peşinden getirebilirsiniz.