
Sabancı Müzesi'nin Picasso ve Rodin sergileriyle önemli kültür mekânlarından birisi olduğunu ispatlayan Türkiye, şimdi Avrupa'nın çağdaş sanatını keşfetmek üzere yola çıkıyor. FEST Travel'ın düzenleyeceği "Berlin Gezisi" Türkiye'de bir ilki gerçekleştirerek şehrin sadece çağdaş sanat yüzüne bakacak. Çağdaş sanatın gelişimini, kitapçılarıyla, kafeleriyle ve belki sanatçı stüdyolarıyla Berlin'in sanat ortamını, küratör Beral Madra'nın rehberliğinde görmek isteyenler tur kayıtlarına başladı bile. Ramazan Bayramı'nda isteyen çağdaş sanat meraklıları Birlin'de farklı bir deneyim yaşayacak.
Yıllardır Avrupa'nın özen gösterdiği sanat yatırımları Türkiye'de de karşılığını bulmaya başladı. Açılan çağdaş sanat müzeleri yeni bir izleyici kitlesi yaratırken başka kapıların da açılmasını sağladı. Yurtdışında sanat turları müzayede, antika alım, galeri ya da sergi gezileri gibi uç noktalara taşınıyor. Avrupalı sanatseverlerin yeni duraklarından biri de yeni müzeleri ve FEST Travel Yöneticisi Zekeriya Şen'in dediği gibi "pazar oluşturan" sergileriyle Türkiye. Picasso ve Rodin sergilerini görmek isteyen gruplara İstanbul müzeleri turu düzenleyen Şen, bu tip etkinliklerin bir pazar oluşturduğunu ifade ediyor. Sanata dönen bu ilgi yalnızca yurtdışından gelen ziyaretçi sayısını artırmakla kalmıyor. Artık Türkiye'deki müze ve sergilerle yetinmeyenler yurtdışındaki etkinlikleri de takip ediyor.
Bu ilgiyi fark eden FEST Travel seyahat acentesi de daha önce müze ağırlıklı Berlin, Viyana, Polonya gezileri ve Bach'ın ayak izlerini takip eden bir Almanya gezisi düzenledi. Gelen talepten cesaret alan acente şimdi de yepyeni bir tur kavramını denemeye karar verdi. Türkiye'nin yeni tanıştığı çağdaş sanatı, büyüdüğü ortamda görmek isteyenleri bir araya getirme fikri işte böyle doğdu. Zekeriya Şen bu tip tematik turlara ilginin giderek artığını söylerken bir yandan da yurtdışındaki gibi çağdaş sanat turlarına pek de alışık olunmadığını belirtiyor. Ama gelen talep bunun aksini söylüyor. 15-20 kişinin katılacağı tura ilgi beklenenin üstüne çıkmış durumda. Bu da çağdaş sanat fikrinin ülkedeki yerini sağlamlaştırdığını gösteriyor.
Berlin, İstanbul'a model olabilir
"Berlin Çağdaş Sanat Gezisi"nin bir özelliği de Türkiye'ye model oluşturacak bir yapıya sahip olması. Halen Yeditepe Üniversitesi'nde çağdaş sanat dersleri veren Beral Madra da çağdaş sanatın başkenti sayılan Londra'nın aksine Berlin'in kapsayıcı tarafına dikkat çekiyor. Tate Modern ile Avrupa'da çağdaş sanatın gelişmesinde önemli bir rol üstlenen Londra, "seçkinci" tavrıyla bu özelliğini diğer Avrupa şehirlerine devretmeye başladı. "Berlin mimari ve toplum olarak barındırdığı ilginçliklerle bugün Avrupa’nın kültür başkentidir; Paris ve Londra’yı geride bırakmıştır" diyen Madra'ya göre Berlin Avrupa Birliği ve dünya arasında bir kavşak konumuna geldi. Bu özelliğinin İstanbul'a benzediğine işaret eden Madra, "İstanbul artık tam anlamıyla küresellik bağlamında bir kavşak; burada her şey hiper/mega boyutunda gerçekleşiyor. Tarihsel kimliğe bir de güncel kimlik eklemlenmesi gerekiyor ki, bunun başlangıcındayız" diyor. Bu bağlamda sanata yatırım yapmanın "moda" olduğunu dile getiren Madra, özel sektörün sanata katkılarının getirilerini ise şöyle ifade ediyor: "Artan yatırımlar en azından sanatçıların yeni işler üretmelerini sağlayabilir, İstanbul’u daha ilginç kılabilir, küresel kültür ortamında Türkiye’yi söz sahibi yapabilir."